Sık sık telefona bakma muhtaçlığı duyuyor, daima ne paylaşım yapacağım diye düşünüyor ve internet olmadığında kaygılanıyorsanız dikkat! Toplumsal Medyanın uzun vakit evvel hayatlarımıza girmesiyle birlikte kişilerin “kendilik algıları” (bireyin ruhsal ve bedensel açıdan kendisini nasıl algıladığı) da değişmeye başladı.
Son vakitlerde toplumsal medyada takipçi sayısını artırma ve beğenilme isteği şahıslarda benlik karmaşasına yol açıyor.Psikiyatrist Dr. Uğur Hatıloğlu,sosyal medyanın şahıslar üzerindeki olumsuz tesirleri hakkında bilgi verdi.
- Kişileri Sanal Kimliklerine Nazaran Tanıyoruz
Son vakitlerde sevdiğimiz, aşık olduğumuz, beğendiğimiz, çalıştığımız ve merak ettiğimiz bireylerin hayatlarına göz atmadan günümüzü geçiremez olduk.
- Nerelere gidiyor?
- Ne yiyor?
- Ne seviyor?
- Gündemi takip ediyor mu?
- Nasıl yorumlar ve özlü kelamlar paylaşıyor?
Vb. soruların cevaplarını ararken kişinin nasıl biri olduğu hakkında tahliller yapmaya başlıyoruz.
Neredeyse tüm bunlar doğrultusunda bireye toplumsal medyadan edindiğimiz bilgilere nazaran yaklaşıyor ve davranıyoruz. Güya kişinin paylaştığı yorumları, fotoğrafları ve hisleri nitekim kendini yansıtıyormuş gibi! İnsanları sanal kimliklerine nazaran tanıdığımız için bu durum gerçek hayatta birtakım karmaşalara yol açabilir. Örneğin; karşınızdaki kişinin kızdığını düşündüğünüz bir şeye nitekim ne kadar kızdığını, sanal olarak anlamak pek mümkün değildir. Bunun sonucunda görüş ayrılıkları sanıldığından daha derin olabilir. Ayrıyeten sonu gelmeyen tartışmalara yol açıp bağlantıların zedelenmesine de sebep olabilir.
- Sosyal Medya Narsisizmi Besliyor
İnsanlar toplumsal medyayı en çok benliklerinin özsevici (narsisist) tarafını okşamak için kullanırlar. Paylaşılan gönderinin beğenilme sayısı arttıkça o üslup paylaşımları daha çok yapma eğilimi de artar. Tıpkı biçimde beğeni sayısı azaldıkça kişi hemen
- Bu ortalar yanlış bir şey mi yayımladım?
- Nerede kusur yaptım?
Vb. dertlerle olağan hayatta yapmayacağı şeyleri yapıp kendini olduğundan farklı gösterir.
Bu da bireyde düşük benlik hürmetine (yetersizlik, boşluk duyguları) yol açıp, depresyonu tetikleyebilir. Halbuki değerliliğimiz ya da yeterliliğimiz bireylerin anlık “beğen” tuşuna basmasına bağlı değildir.
Diğer açıdan bakıldığında ise; kimi şahıslar toplumsal medyada paylaşım yaparken beğeni sayısının kıymetsiz olduğunu, toplumsal medyayı keyfince kullandığını, kimin ne yaptığının ve kendisi için ne düşünüldüğünün hiçbir kıymeti olmadığını söylerler. Bu durum, şahısların özgüveninin yüksek ve karakter olarak bağımsız olduğunu gösteriyor olabilir. Fakat tam karşıtı, görünüşe aldanmamak gerekir. Zira bu şahıslar de kendilerini sanıldığından daha fazla ‘yetersiz’ veya ‘değersiz’ hissediyor olabilirler.
- Mutsuzluk ve Değersizlik Niyetlerini Tetikliyor
Son vakitlerde toplumsal medyada takipçi sayısını artırmaya yönelik sistemler hayli tanınan olmaya başladı. Kişinin takipçi sayısı ne kadar yüksek ise o kadar olumlu algılanıyor. Daha tanınan, daha toplumsal, daha hayran olunan, daha hoş bir hayat yaşayan, daha keyifli, daha umutlu, pırıl pırıl beşerler üzere düşünülüyor. Tam zıddı şayet takipçi sayısı az ise; sıradan, herkes üzere, olağan, silik, asosyal ve içe kapanık üzere algılanıyor. Bu durum bireyde mutsuzluk hissi ve değersizlik niyetlerini tetikleyebilir.İnsanların bizim için ‘beğen’ buyurmalarına nazaran kendimizle ilgili memnun olmak ne kadar gerçekçi değil ise bunun az olması da kişinin ‘değersiz’ yahut ‘yetersiz’ olduğunu göstermez.
- Bilinçli Toplumsal Medya Kullanımı Muvaffakiyet Sağlıyor
Sosyal medya şuurlu kullanıldığı takdirde sahiden hayatımızda olumlu değişikliklere yol açabilir. Toplumsal medyayı ‘değerli’ ya da ‘yeterli’ hissetme yolu olarak değil de farklı maksatlar doğrultusunda kullanmak sizi daha âlâ hissettirebilir.Bilinçli toplumsal medya kullanımı; sevdiğiniz, bedel verdiğiniz beşerlerle günümüz yoğunluğunda temas kurmayı ve haberleşmeyi sağlayabilir. Olumlu yahut olumsuz tecrübelerinizi paylaşarak insanları yaşantınızdan haberdar etmek, teker teker insanlara bilgi vermenizi ve bununla birlikte vakit kaybetmenizi engelleyebilir. İşinizle ilgili neler yapabildiğinizi insanlara göstermek ise başarınızı olumlu etkileyebilir.
Mutsuzluk, değersizlik, moralsizlik, toplumsal medyada daima ne paylaşım yapacağını düşünme, sık sık telefona bakma gereksinimi ve internet olmadığında tasa seviyesinin artması durumlarında psikiyatrik takviye alınması gerekir.
