Gerçekten özgür müsünüz? Sizin özgürlükten anladığınız nedir mesela? Özgürlük çoğunuzun sandığı gibi sınırsız olmak demek değildir, tam tersine net ve güçlü sınırlara sahip olabilmenizle ilgilidir. Yani hayır diyebildiğiniz ölçüde, özgürlük alanınıza sahip çıkarsınız. Unutmayın ki özgürlük ve özgüven, sadece yaşam kalitenizi yükseltmez, özel ilişkilerinizden sosyal ilişkilerinize, iş hayatınızdan ev hayatınıza kadar bütün alanlarda kendinizle ilgili çatışmalarınızı ve çekişmelerinizi onarır.
Benlik algısının oluşumunda yaşanan sorunlar sınırları kolaylıkla ihlal edilebilen biri haline gelmenize yol açar. Sınırlarınız kim olduğunuzdur. Sınırlarınızı oluşturmanız ve sınırlarınızı kararlı bir şekilde korumaya almanız fiziksel ve psikolojik sağlığınız açısından çok önemlidir.
Hayır diyemeyenler, sınırlarının ihlal edilmesine izin verdiği ölçüde, benlik kaybına maruz kalır ve birtakım psikolojik ve fiziksel sorunlar yaşamaya başlarlar. Kekemelik, boyun ağrıları, mide bulantısı, mide kasılması, gastrit, strese bağlı saç ve deri döküntüleri, sedef, bel ve boyun tutulması, öfke patlamaları, kişilik bozuklukları, panik atak, depresyon gibi…
Hayır demek hayata karşı güçlü bir duruş sergilemektir. Zaman zaman hayır demek zor olabilir. Seçim yapmak gerektiğinde pek çok motivasyonla verilir kararlar. Seçim bir terazinin iki kefesi arasında gider gelir.
Hayır diyememenin yan etkileri nelerdir?
-
İstemediğiniz şeyleri yaparak zaman kaybedersiniz.
-
Enerjiniz gereksiz alanlarda tükenmeye başlar.
-
Özsaygınızı yitirmeye başlarsınız.
-
Kendi elinizle kişisel sınırlarınızı ihlal edersiniz ki bu uzun vadede benlik sorununa bile dönüşür.
-
İletişim beceriniz körelir.
-
Kaygılı bir duygu-durumuna hapsolursunuz.
-
Gerçek bir yaşamdan uzaklaşırsınız.
-
Kendinizle kurduğunuz samimiyet sarsılır ve kendinize yabancılaşırsınız.
Önemsiz hayır yoktur. Fark etmez cevabı hayır diyemeyenlerin yedek cümlesidir. Daha çok sevilmek için evet diyenler sonunda yalnız kalırlar. İş giderek herkesi memnun etme çabasına bile dönüşür.
Eğer yapmak istemediğiniz halde sürekli bir şeylere evet diyorsanız, kaybetme korkusuyla hayır demekten çekiniyorsanız, başkalarını mutlu etme çabanız abartılıysa, hayır dediğinizde kendinizi suçlu hissediyorsanız, sürekli uyumlu olmaya ve insanlara kendinizi sevdirmeye çalışıyorsanız, yapamayacağınız sorumlulukların altına gözünüzü kırpmadan giriyor ve sonradan pişman oluyorsanız, kimsenin yapmak istemediği işleri yapmak zorunda kalıyorsanız, hayır demek sizin açınızdan kötü olmakla eşdeğerse, sınırlarınızı koyamıyorsanız, fırsatları kaçırmaktan korkuyorsanız, tipik bir Hayır Diyemeyenler Kulübü üyesisiniz demektir.
Hayır diyebilmek güçlü bir silecektir. Görüş alanınızı genişletir. Hayatınızı daha berrak görmenizi sağlar. Hayır kelimesini hayatınıza soktuğunuzda evetleriniz çoğalacaktır. ’’Evet, daha mutluyum’’, ‘’Evet daha iyi hissediyorum’’, ‘’Evet daha kararlıyım’’, ‘’Evet kim olduğumu biliyorum’’, ‘’Evet ne istediğimin de ,ne istemediğimin de farkındayım’’, ‘’Evet ,saygı görüyorum’’, ‘’Evet, ifade becerim daha güçlü’’, ‘’Evet daha sakin ve stressizim’’.
Hayır diyemediğinizde:
1.Kişisel sınırlarınız ihlal edilir.
2. Stres ve iş yükünüz artar.
3. Arkadaşlıklarınız ve ilişkileriniz zarar görür.
4. Maddi kayıplar verirsiniz.
İstemediğiniz şeylere hayır demeyi öğrendiğinizde kendinizi keşfedersiniz. İşte o zaman başkalarının istediği kişi değil, tamamen kendiniz olursunuz. Hayır diyebilmek, sınırlarınızı belirlemenizi sağlar. Kimse siz istemediğiniz sürece hayatınıza müdahale edemez, nerede durmaları gerektiğini bilirler. Çünkü siz bunu onlara zaten öğretmiş olursunuz. Hayatınızın her alanında daha sağlıklı, verimli , yaratıcı ve mutlu ilişkiler kurabilmeniz mümkün.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.