Kurban bayramının yılda bir defa olmasından dolayı et tüketimi ile birlikte tatlı tüketimi de artmaktadır. Ancak özellikle bu dönemde kronik hastalıklara sahip ve yüksek risk grubunda bulunan bireyler dikkatli olmalıdır. Bayram dönemi boyunca kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığı artmaktadır bu nedenle kalp-damar hastaları, diyabet hastaları, hipertansiyon hastaları ve böbrek hastaları risk altında olmaktadır. Alınması gereken tedbirlerin tüm bireyler için geçerli olduğu unutulmayıp kurban bayramında da; sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek ve içecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılımına özen gösterilmelidir.
Bayram günü kesilen hayvan eti, bekletilmeden birkaç saat içinde pişirilerek tüketilir. Ancak Ölüm katılığı (rigor mortis) dediğimiz, hayvanın kesilmesi sırasında oluşan kas kasılması durumunun ortadan kaybolması ve etlerinizin pişince sert olmaması için, dolaba kaldırmadan ve tüketmeden önce yaklaşık 12-24 saat kadar beklemesi gerekiyor. Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede, hem de sindirimde zorluk yaratır. Midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılı durumlara neden olabilir. Özellikle mide rahatsızlığı olan bireyler, eti 24 saat bekletmeden tüketmemelidir.
Kurban Etini Nasıl Saklamalı
Etler; büyük parçalar şeklinde değil ancak kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılıp, tek pişirimlik miktarlara bölünüp, buzdolabı poşetlerine koyularak buzdolaplarının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Buzdolabında -2 santigrat derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda ise -18 santigrat derecede daha uzun süre etler saklanabilmektedir.
Pişirme şekli
Kırmızı et; iyi kalite hayvansal protein olmasının yanı sıra, demir, fosfor, magnezyum mineralleri, çinko ile B1, B6, B12 ve A vitaminlerini içermektedir. Etler, C ve E vitaminini içermezler. Bu yüzden kırmızı etin yanında C vitamini içeriği yüksek besinlerle tüketilmesi, demir emilimini de artırması nedeniyle daha faydalı olacaktır. Pişirme yöntemi olarak; haşlama, fırınlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan ve kavurma yönteminden kaçınılmalıdır. Etler mangal yapılacaksa; kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerekir kömürleşen etler her zaman kanser riski taşır. Etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybolmasına neden olmaktadır. Kurban bayramının geleneksel yemeği haline gelen kavurmanın içine tereyağı veya kuyruk/iç yağı eklemeden, kendi suyunda, kısık ateşte pişirme yapılmalıdır. Ayrıca, pişirirken içerisine kuyruk yağı ve iç yağ eklemek yapılan hatalardan biri olmaktadır. Sakatatlar, kolesterol ve doymuş yağ içeriği bakımından oldukça zengindirler. Özellikle kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler sakatat tüketiminden kaçınmalıdır Bu nedenle tüketim miktarlarına dikkat edilmelidir.
Dikkat edilmesi gerekenler
Kavurma ve kırmızı et öğle öğününde tüketilmeli, akşam öğününde ise sebze, kuru baklagil gibi posa veya lif içeriği yüksek besinler tercih edilmelidir.
Et kullanılarak yapılan sebze ya da baklagil yemeklerine ekstra yağ ilave edilmemelidir. Özellikle katı yağlar, et yemeklerinde kullanılmamalıdır, etin kendi yağı ile pişmesi sağlanmalıdır.
Etlerin yanında rafine edilmiş pilav/makarna yerine bulgur/esmer pirinç; asitli/gazlı içecekler yerine ayran/yoğurt/cacık tüketilmelidir.
Günlük (2-2.5 lt) su tüketimine dikkat edilmelidir.
Son olarak; bayramlarda da yeterli ve dengeli beslenme ilkelerine uygun miktarda et tüketirken çeşitlilik yaratmak için, diğer besin grupları olan ‘süt grubu’, ‘ekmek grubu’, ‘sebze grubu’ ve ‘meyve grubu’ ile aynı öğünde birlikte tüketmeye özen gösterilmelidir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.