Çekingenlik çabucak herkesin muhakkak durumlarda yaşayabildiği bir his; güvensizlik, heyecan, kusur yapma korkusu, küçük düşme, yargılanma tasaları üzere hisler ve niyetlere ek olarak vakit zaman fizikî belirtilerde çekingenliğe eşlik edebilir (çarpıntı, kızarma, titreme vb). Kişi utangaç hissedebileceği ortamlardan kaçınır ya da külfet ile bu ortamlara katlanır.
Çekingenliği yenmek için birtakım pratik tekliflerde bulunmak istiyorum;
Öncelikle başlangıçta utangaç olduğunuzu kabullenin. Kabulleniş ve “olduğun üzere olmak” her vakit bireye güç ve güç verir ve kişi bu enerjiyi olmak istediği tarafa yanlışsız kullanabilir. Yani çok rahat ve etkileyici olmak zorunda olmadığınızı kabullenin.
Sıradan olun; sıradanlık mükemmeliyete gitmenin birinci durağıdır. Burada mola vermeden çekingenliği atmanız imkansızdır.
Unutmayın yargılarsanız yargılanırsınız. Yani aslında sizdeki yargılanma, küçük düşme dehşetinin temeli sizin de çok yargılayıcı olduğunuz gerçeğinden kaynaklanıyor olamazmı?.
Toplumsal gereksinimleri gözardı edin demiyorum lakin kendi gereksinimlerinize biraz daha değer verin. Yani diğerlerini memnun etmeden evvel kendinizi memnun edebilmeyi öğrenin.
Biriyle temas ederken kesinlikle kendinizlede temasta kalın. Bunun için en âlâ rehber nefes takibidir. Konuşurken nefesiniz rahat olmasını sağlayın.
Yukardaki prensipler ışığında size zorlayan durumlara katlanın hatta üstüne gidin. Kademe kademe kaygınızı arttıran şeylerin üzerine gitmeniz ve bir müddet meşakkate katlanmanız çekingenliği yenmenize yardımcı olacaktır.
1 dakika okuma süresi
